Kentlinin Ahiret Anlayışı PDF Yazdır e-Posta

Kentlinin Ahiret Anlayışı                                                            (2 Aralık  2011, Cuma) 

Dünya ahiretin tarlası diye buyrulmuş. Yani bu dünyada ne ekersek öbür dünyada onu biçeceğiz. Kent insanı bu hükmü, bu benzetmeyi, bu gerçeği tam bilemez.  Niye bilemez çünkü tarlayı bilmez, ekinin nasıl olacağını bilmez, hangi tarlada hangi ürün ne kadar zamanda yetişir bunları anlayamaz, anlayamadığı için de bu hadisin ifade ettiği manayı tam kavraması mümkün değildir, onun için bilemez.

Kent insanı kitaplarda okuyarak, ziraat verilerine dayanarak bazı ilmi bilgilere vakıf olabilir, ama kainata bakarak tarlaya bakarak ekine bakarak bir şey anlaması imkansıza yakındır.

Kent insanı şehir insanı gibi de değildir. Şehirli, oturmuş bir kültürün ve yaşayışın temsilcisidir, halbuki kentli sahte alışkanlıkların oluşturduğu ortamın çocuğudur. Her şeyi sanal ve kitabi, yani satırlarla kayıtlı bilgidir. Bazen çok oturaklı gibi görünür aslında gerçek hayatla bağı kopuk olduğu için hayatı kavrayamaz. Şehirli insan tarlayı ve ekini bilir, çünkü köyle irtibatını koparmaz, insan merkezli bir dünya ile kendini muhafaza eder, kentli ise sanal aleme sığınır, bilgisayara, internete? sığınır bunu sağlamak için de hakikatten kaçar, tarla da hakikatin, gerçeğin temsilcisidir.

Tarladan, tabiattan anlamayan ölümü ve dirilişi de anlayamaz. Her sene baharda kainatın dirilişini gözleriyle görmeyen beton yığınları arasında ömrünü geçiren kişi ne anlar tarladan ve ekinden ve de dünyanın ahiretin tarlası oluşundan.

Göklerin ve yerin yaratılışındaki hikmet kentliye göre bilimsel hikmetlerdir.  Güneşin yörüngesi, meridyenler, paraleller, galaksiler? bütün bunları kitaplardan okur ve kainata nasıl tahakküm edeceğini hesaplar.

Deveyi görmez ki nasıl yaratıldığına bakabilsin, gökyüzüne çıplak gözle bakmaz ki yıldızların nasıl kandil olduğunu görebilsin.

Her sene sonbaharda sararan yaprakları bilemez ki kainatın ölümü ile insanın ölümünü kıyaslasın. Hazanın kıyamet habercisi olduğunu hangi ayete bakarak bilebilsin. Toprağı göremeyen, yağan karın kainatı nasıl beyaza bürüdüğünü ve bu manzaranın hac ibadetine benzeyişini nasıl fehmetsin.

Değirmene buğday götürüp öğüterek un yapan adamla, fırından kepek ekmeği alan insanın tarla ürünü ekmeğe bakışı nasıl bir olabilir, kentli israfın hangi eziyetlerin heba edildiğini neye mukayese ederek anlasın.

Kuzu, koyun, deve, keçi beslemeyenin kurbandan anlaması ile çobanlık edenin kurbanlık anlayışı nasıl aynı olabilir, hele hiç kurbanını görmeden sipariş üzere kurban kestiren ve etini paketle evine getirten adamın kurbanın künhüne vakıf olması ne ile sağlanır.

Böylesi bir hayat yaşayan kentli beylerin bir de Kur?an okuma yerine uluslararası ilişkileri merkeze koyduklarını tasavvur edin ve bu insanların dirilişten, öbür hayattan ne anladıklarını bir tahayyül edin.

Kainattan kopmak, ahiretten kopmaya kapı aralayabilir dikkat!

 

k_saglam

Yeni Kitabımız Çıktı

egri_agacin_golgesi

Son Eklenenler

YEREL SEÇİM SONRASI ÜLKENİN AHVALİ
(1 Nisan 2024, Pazartesi) Yerel seçim ...
İNSAN KENDİNİ KEŞFEDEBİLİR Mİ?...
(26.01.2024, Cuma) Her kişi, 'önce ke...
MİLLİYETÇİLİK- MUHAFAZAKARLIK- ÜMMETÇİLİK
(Yerellik 'Yerlilik' - Muhafazakarlık -...
EY EHL-İ İSLAM, UYAN!
(06.11.2023, Pazartesi) Ey dünyayı g...
YAĞMUR DUASI
(15 Eylül 2023, Cuma) Yağmur duasına...
AÇMAZI AÇMAK
(25 Ağustos 2023, Cuma) İnsanoğlunun...
AÇILIM - ATILIM
(5 Ağustos 2023, Cumartesi) Sıkışan...
GÜLİSTAN OKUMAYANLARA
(10 Temmuz 2023, Pazartesi) Sadi (Şira...

Kimler Sitede

Şu anda 33 konuk çevrimiçi
Üyeler : 3
İçerik : 636
Web Bağlantıları : 5
İçerik Tıklama Görünümü : 5591410
< ?php if( JRequest::getVar( 'view' ) == 'article' ): ? > < jdoc:include type="modules" name="socialwidget" /> < ?php endif; ? >