|
(29 Mart 2025, Cumartesi)
İnsanlığı karanlıklardan aydınlığa çıkaran hayat rehberi Kur'an'ın yeryüzüne/dünyamıza
teşrif edildiği rahmet sağanağı bir Ramazan ayını geride bıraktık. Rabbim tuttuğumuz
oruçları, yaptığımız diğer hayr u hasenâtı Ramazan'ın ve Kur'an hürmetine kabul etsin...
Bayram; Ramazan'da içimize eğilerek kendimizi, ailemizi, çevremizi özümüzü donatarak,
yenileyerek, tâzeleyerek, yeni atılım için tekrar yeniden mücadele ve ihyâya başlama
gayretidir.
Müslümanlar!
İslam dünyası kuşatma altındadır, Filistin'de, Gazze'de, Suriye'de Doğu Türkistan'da,
Arakan'da, Libya'da... adı Müslüman olan birçok ülkede esaretin en acı, en hor-hakir kılıcı
olaylara şahit oluyoruz. Haykırarak ağlamalı mı bayram gününde? Yakınırsak, rahmet
sağanağını incitebiliriz. Bu olmaz. Çünkü: bayramın da bir hakkı var üstümüzde.
Bayramın hakkını vermek, bayram neşesini içten sevinçle kutlamak, orucun ve Kur'an'ın bize
bahşeylediği aydınlık geleceğine inanmak, İslam'ın yeryüzüne hâkim olacağına inanma
müjdesine katılmaktır. Bedbinliği yıkıp yerine ümit tohumlarını ekmektir. Bu ümit/umut
ferdin değil, Müslüman toplumun inanma azmi ve mânevi sevincidir.
Oruç tutarken bütün Müslümanlar nasıl birlikte hareket ediyor. İmsak vakti başlayınca, mânevi
bir komutla oruca başlıyor, akşam ezanı okununca iftarını açıyor. Bu, ümmetin mânevi
birliğidir.
Bayramın sevincine katılmakla bu birlik şuurunu pekiştirmiş oluyoruz.
Orucun getirdiği ve bizi bayrama ulaştırdığı açık ve berrak anlayış; ümmetin dağınıklığının
giderilmesine, birlik ve beraberliğin pekişmesine, küfrün önüne set çekmesine, İslam
adaletinin yeryüzüne hâkim olmasına vesile olmasını Allah'tan niyaz ediyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle Mübarek Bayramınızı tebrik ediyorum. Allah'a emanet olunuz...
|
